Page 96 - Tarihi ve Kültürel Mirasıyla Kocaali E-Kitap
P. 96
Sultan II. Mahmud zamanında başlatılan nüfus sayımları, Fakat muhtarın imza attığı birçok işe imamlar da kefil yapıla-
ardından 1839 Tanzimat Fermanı sonrasında gerçekleştirilen rak itibarları korunmaya çalışıldı. 49
temettuat sayımları sayesinde Bolazar hakkında az da olsa
bilgi edinme imkânımız bulunmaktadır. İmamların işi sadece dini işlerle kısıtlı olmayıp, eğitim işleri
de onlara aitti. Özellikle Sultan II. Mahmut tarafından eği-
19. yüzyılda Karasu Kazası’na bağlı bir dîvan statüsünde tim zorunlu hale getirildikten sonra köy imamlarının önemi
olan Bolazar’ın 1831 yılında yapılan nüfus sayımını Mevâli-i daha da arttı. İmamın görevi çocuklara, gençlere, hatta ye-
Devriye’den İlyas-zâde Seyyid İbrahim Efendi gerçekleştirdi. tişkinlere İslâmi eğitim, Kur’ân ve okuma yazma öğretmekti.
Sayımda Bolazar’da 53 hanede yaklaşık 265 kişinin yaşadığı Bolazar’a 1861 yılında imam-hatip atanması, köyde Kur’ân
tespit edildi. Bu tarihten 10 yıl sonra 1841 yılında gerçekleş- kursu ve sıbyan mektebi olduğuna işarettir. Bu bilgiden,
46
tirilen nüfus sayımında ise yaklaşık 158 kişinin yaşadığı tespit köyde din ve eğitim alanında birtakım faaliyetler olduğu yo-
edildi. 47 rumu yapılabilir. Günümüz Kocaali’sinde 80 yaş üzeri va-
50
tandaşlarla gerçekleştirilen mülakatlarda eski zamanlarda bir
Bolazar, Milan ve Lâhna ile birlikte Kocaali bölgesinin en bü- hastalığın gelerek bütün bölge halkını kırıp geçirdiğini ve he-
yük köylerindendi. Bolazar halkı, Lâhna ve Milan ile birlikte men ardından yaşanan savaşlar neticesinde önceki nesillerle
Osmanlı Devleti’nin odun ve kereste ihtiyacını karşılayan bağlantılarının kalmadığını ifade etmektedirler. Hatta bu
yerleşimlerden biriydi. Denizcilik de önemli geçim kaynak- hastalığın sivrisineklerden kaynaklandığı bölge halkı tarafın-
ları arasındaydı. Denizciler, Kocaali iskelesinden satın aldık-
ları odun ve keresteleri Tersâne-i Âmîre ve Tophâne-i Âmî- dan anlatılmaktadır. Osmanlı Arşivlerinde yapılan inceleme-
ler sonucunda buna benzer bazı kayıtlar göze çarpmaktadır.
re’ye naklediyorlardı. Geçimin temelini tarım ve hayvancılık
oluşturuyordu. Köydeki dereler üzerinde su ile çalışan un
değirmenleri bulunuyordu. Bu yüzden civar köylerin sakin- 1893 yılında Bolazar’da salgın hastalıklar görülmeye başlan-
leri arpa, çavdar ve buğdayını öğütüp un haline getirmek için dı. Grip, nezle, kızıl ve kızamık hastalıkları çocuklar başta
Bolazar’a geliyorlardı. olmak üzere yetişkinleri ve yaşlıları da etkisi altına aldı. Has-
talığın komşu köyler olan Lâhna ve Milân’da da görülmesi
4 Kasım 1861 tarihli arşiv belgesinde ismi Bolazar olarak ge- üzerine alarma geçildi. Nahiye merkezi İncirli’den yazılan
çen köyün imam hatipliğine Ali Halife ibn Abdülkadir atan- telgraf ile Kandıra ve Adapazarı Kaymakamlıkları durum-
dı. Görevlendirme, Sultan Abdülaziz’in tuğrasını taşıyan be- dan haberdar edildi. Hadiseyi tahkik etmek üzere Adapazarı
rat ile takdim edildi. Kaymakamlığı’ndan tabip gönderildi. Üç köy karantinaya
48
alındı, giriş çıkışlar yasaklandı. Bolazar’da aralarında çocuk-
Devlet tarafından köye imam atanması köyün sosyal yaşamı ların da bulunduğu 11 kişinin vefat ettiği, 30 kişinin duru-
açısından son derece önemliydi. İmamlar, Tanzimat’tan önce munun ağır olduğu, Lâhna’da 8’i çocuk, 2’si yetişkin olmak
dini işlerin yanı sıra muhtarın işlerini de yürütüyorlardı. 1829 üzere 10 kişinin vefat ettiği, 10 kişinin de ağır hasta olduğu,
tarihinde kurulan muhtarlık müessesesi zaman içinde bütün Milan’da ise günde 5-10 kişinin vefat ettiği, durumun çok
ülkeye yayılınca imamlar, muhtarın gölgesi altında kaldılar. daha ciddi boyutlarda olduğu tespit edildi.
46 Ali Kınay, “Karasu Temettuat Defterleri”, s. 28.
47 Aysun Sarıbey Haykıran, Uğur Avcı, “1841 Nüfus Sayımında Karasu Kazası”, Uluslararası Sakarya Sempozyumu, Sakarya Büyükşehir Belediyesi Sakarya
Kitaplığı, Kasım 2018, s. 521.
48 BOA, EV.BRT. 142/9.
49 Ali Akyıldız, “Muhtar”, TDV İslâm Ansiklopedisi, C. 31, İstanbul 2006, s. 51.
50 İsmail Arslan, “XIX. Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’nda İmamlar, Muhtarlar ve Köylüler: Balıkesir Örneği”, Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakül-
tesi Sosyal Bilimler Dergisi, Y. 8, S. 13, 2007/2, s. 236-238.
94 TARİHÎ VE K ÜLT ÜRE L MİR ASIY L A K O CAAL İ