Page 99 - Tarihi ve Kültürel Mirasıyla Kocaali E-Kitap
P. 99

Adapazarı’ndan gönderilen telgrafnâmede bölgeye acilen ta-  gerektiğini ifade etmiştir.  Bolazar Mültezimi Ahmet oğlu
                                                                                             54
                  bip ve ilaç gönderilmesine karar verildi.  1877-1878 Osmanlı   Hasan Ağa aynı zamanda köyün hem ağası hem de muhta-
                                                   51
                  Rus Savaşı’ndan sonra Rus mezaliminden kaçan ve Osmanlı   rıydı. Bolazar’da en uzun süre muhtarlık yapan Hasan Ağa,
                  Devleti tarafından Kocaali’nin Caferiye köyüne yerleştirilen   Karasu Nahiyesi’nin önde gelen tüccarlarından biriydi.
                                                                                                                     55
                  Abhazya  Müslümanlarından  Kobaşoğlu  ailesi  mensupları
                  bölgede tutunmaya çalışırken, bugünkü Selâhiye’ye yerleş-  Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulduktan sonra Diyanet
                  tikten sonra tarım arazisi kazanmak için ağaçları kesmeye   İşleri Başkanlığı tarafından Bolazar Camii Şerifi’ne imam
                  başladılar.  Selâhiye  arazisi  o  dönemlerde  Bolazar  halkının   hatip ataması yapıldı. Şükrü Efendi imam hatip olarak uzun
                  merasıydı. Hayvanlarını orada otlatıyor, tarlaları ekiyor,   yıllar görev yaptı.  Bolazar, Cumhuriyet’in ilk döneminde
                                                                                      56
                  odun ihtiyaçlarını karşılıyorlardı. Bolazar, Osmanlı Devleti   Kocaeli Vilayeti’nin Karasu Kazası’na bağlı köy statüsünde
                  tarafından iltizam usulü gereği mültezime verilmişti.   bulunmaktadır. 11 Mart 1954 tarihinde çıkan T.C Resmi
                                                                       Gazete haberine göre Bolazar, Karasu’ya bağlı Kocaali Nahi-
                  Ahmet oğlu Hasan Ağa, Bolazar’ın mültezimi idi. Toprak-  yesi’ne bağlanmıştır.  Türkler tarafından kurulan Bolazar’ın
                                                                                        57
                  ları ekip biçme hakkı ve elde edilen gelirler ömür boyu onun   en meşhur yemeği Keşkek’tir. Kocaali Belediyesi tarafından
                  elindeydi. Abaza Kobaşoğulları, Selâhiye arazisine girince   yapılan çalışmalar neticesinde günümüzde “Geleneksel Bola-
                  Mültezim Ahmet oğlu Hasan duruma itiraz etti. Her iki aile   zar Keşkeği” adıyla Kocaali’ye mal olmuştur. Kocaali’de dü-
                  arasında tartışmalar yaşandı. Mesele bir türlü çözülemeyince   zenlenen etkinliklerde belediye tarafından Bolazar Keşkeği
                  Mültezim Ahmet oğlu Hasan Ağa 11 Ağustos 1904 tarihin-  ikram edilmektedir.
                  de nahiye merkezi olan İncirli’ye giderek şikâyette bulundu.
                  Mültezim, Kobaşoğulları’nın Selâhiye’de oturmalarını kabul   Caferiye (Hamidiye)
                  etmiyor, Caferiye’ye geri dönmelerini istiyordu. Kobaşoğul-
                  ları ise bunu kendilerine bir hak olarak görüyorlardı. Neti-  Caferiye, 1864-1867 Çerkes-Abaza Sürgünü ve 1877-1878
                  cede Kobaşoğulları, bugünkü Selâhiye’de Kobaşlar karyesini
                  kurdular.  Bolazar Mültezimi Hasan Ağa, 10 Aralık 1915 ta-  Osmanlı Rus Savaşı’ndan sonra Ruslar tarafından soykırıma
                          52
                  rihinde İncirli’den çektiği telgrafta Karasu Müdürü’nün ken-  uğrayarak yurtlarından çıkarılan Abazalar tarafından kurul-
                  disinden haraç kestiğini, ona rüşvet vermeden hiçbir ticari   du. Köyün kurucusu Açba Cafer Bey’dir. Cafer Bey, 93 Har-
                  faaliyette bulunamadığını bildirdi.  Olayı soruşturmak üze-  bi’nde Abhazya’da Ruslara karşı Kafkasya Müslümanlarını
                                               53
                  re Kocaeli Mutasarrıflığı’ndan Ali Galip Bey tahkikat mü-  örgütleyerek direniş başlatmak istemiştir. Aynı zamanda Os-
                  dürü olarak görevlendirildi. Hasan Ağa mısır, buğday, arpa   manlı ordusunda subay olan Cafer Bey, gemiyle Karadeniz’i
                  gibi zirai ürünleri Karasu iskelesine getirip Ermeni tüccar-  geçip Kırklareli’ne gelerek, İstanbul’a yürüyen Rus ordusunu
                  lara teslim ederken, vergisini ödediği halde Nahiye Müdü-  durdurmak için savaştı. Kendine bağlı Abaza birlikleriyle
                  rü’nün adamlarıyla iskeleye gelerek zahireden kendine düşen   birçok başarıya imza atan Cafer Bey’e dönemin padişahı Sul-
                  istihkakı zorla aldığını iddia etti. Karasu Müdürü ise, Hasan   tan II. Abdülhamid tarafından berat tevdi edildi ve ödüllen-
                  Ağa’nın vergisini eksik ödediğini, bu yüzden ona bu şekilde   dirildi. Güvenilir ve başarılı bir insan olduğu için ailesi ve ak-
                  muamele ettiğini ifade etti. Tahkikat Müdürü Ali Galip Bey   rabalarıyla birlikte Kocaeli Sancağı, Kandıra Kazası, Karasu
                  ise 25 Mart 1916 tarihinde yazdığı yazıda bu meselenin vila-  Nahiyesi’ne bağlı, Melen Irmağı kıyısında denize yakın bir
                  yet kanunları mûcebince daha ayrıntılı şekilde takip edilmesi   konumda ona bir köy tesis edildi.

                  51  BOA, DH.MKT. 8/88.
                  52  BOA, BEO. 2413/180972.
                  53  BOA, DH.İ.UM. 79/70/1.
                  54  BOA, DH.İ.UM. 79/70/3.
                  55  BOA, DH.EUM. 6 Şub, 41/53.
                  56  BCA, Diyanet İşleri Reisliği, 14/17/9.
                  57  T.C Resmi Gazete, 11 Mart 1954 Perşembe, s. 8563.





                                                                                                 GE Ç M İ Ş T EN   G ÜNÜ M ÜZE  97
   94   95   96   97   98   99   100   101   102   103   104