Page 114 - Tarihi ve Kültürel Mirasıyla Kocaali E-Kitap
P. 114

Bezirgân Osmanlı döneminde bazı zamanlar Akçaşehir’e ba-  üreten Bezirgân, önemli şahsiyetler yetiştirmiştir. Bunlardan
                  zen ise Karasu’ya bağlı gözükmektedir. 1920 yılında Karasu   biri  hiç  şüphesiz  Doç.  Dr.  Hasan  Ali  Çelik  Beyefendidir.
                  Müdürü Abdülkerim Efendi ile Karasu Jandarma Komutanı   2 Mayıs 1959 yılında Bezirgân’da dünyaya gelen Dr. Hasan
                  Bahadır Beyler Bezirgân’da oturan Abdi oğlu Uzun İsmail ve   Ali Çelik, 22. ve 23. dönem Sakarya Milletvekili seçildi. 23.
                  hanımına ait arsaların vergilerinin ödenmediğini fark ettiler.   dönem ise Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcılığı görevini
                  Borcunu ödemesi için onu uyardılar. Fakat Uzun İsmail, ken-  yürüttü.
                  disinin aslında Akçaşehir’de ikamet ettiğini, emlâk vergisini
                  de oraya ödediğini ifade etti.  75                   Yalpankaya

                  Karasu Müdürü ve Jandarma Komutanı, Bezirgân’daki boş   Kuzey  Batıya  bakan  hafif  meyilli bir arazide konumlanan
                  arazileri tespit ettirip Adapazarı Kaymakamlığı üzerinden   Yalpankaya, Açmabaşı ile karşılıklı iki tepenin yamacında
                  müzayedeye çıkardı. Uzun İsmail de kendisine ait malların   bulunmaktadır. Cumhuriyet’in ilk yıllarına kadar çobanların
                  habersiz şekilde müzayedede başkasına satıldığını, Karasu   hayvan otlattığı geniş bir mera olan Yalpankaya arazisine,
                  Müdürü ve Jandarma Komutanının çetelerle işbirliği yaptık-  1890’lardan itibaren Karasu Osmanlı Madenleri Anonim
                  larını, hatta çete kurarak kendisi başta olmak üzere Karasu   Şirketi bünyesindeki maden ocaklarında çalışmak için Doğu
                  ve Kocaali halkına zulmettiğini telgrafla Adapazarı Kayma-  Karadeniz’den Türkler göç ettiler. Maden ocaklarında çalı-
                  kamlığına bildirdi.  76                              şan köy halkı, en başta ormanları keserek tarım arazisi elde
                                                                       etme yoluna gittiler. Lâkin arazinin engebeli ve taşlık olması
                  Adapazarı Kaymakamlığı tarafından yürütülen tahkikat   sebebiyle sık sık heyelanlar meydana geliyordu.  78
                  sonucunda müdürün ve jandarma komutanının suçsuz ol-
                  dukları kanıtlandı. Olayda asıl suçlunun Uzun İsmail olduğu   1911 yılında Trablusgarp Savaşı, hemen akabinde 1912-1913
                  ortaya çıktı. Uzun İsmail’in gerçekte Bezirgân’da oturduğu,   Balkan Savaşları, 1914’de I. Dünya Savaşı’nın çıkmasıyla Os-
                  kendisini Akçaşehir’de oturuyormuş gibi göstermeye çalışıp   manlı Devleti’nin dağılması, yüzyıllardır süregelen bir düze-
                  vergi kaçırmaya teşebbüs ettiği anlaşıldı. Müdür Abdülkerim   nin yıkılmasına sebep oldu. Bu süreçte Karasu Osmanlı Ma-
                  Efendi ile Bahadır Beylerin bu olaydan ötürü onun üzeri-  denleri Anonim Şirketi de iflâs etti. Şirket, 1908’den beri çok
                  ne gittikleri belirlendi. Ayrıca Uzun İsmail’in, müzayedeye   da sağlıklı yürümüyordu. Yalpankaya ve çevre köylerin sa-
                  çıkarıldığını öne sürdüğü toprakların bir kısmının arazi-i   kinleri tarıma pek elverişli olmayan, engebeden dolayı sık sık
                  hâliyeden olduğu ortaya çıktı. Yani Uzun İsmail ve hanımı,   heyelanlar oluşan bu araziye fındık dikimi gerçekleştirdiler.
                  Bezirgân’daki boş hazine arazilerini de ele geçirmişti. Milli
                  Mücadele yıllarında Karasu kamuoyunu sıkça meşgul eden   1908 yılında bizzat devlet eliyle Giresun’dan fındık fidesi
                  bu olay Adapazarı Kaymakamlığının müdahalesiyle tatlıya   getirilerek Yalpankaya ve Söngün Suyu başta olmak üzere
                  bağlanarak üstü kapatılmıştır.  77                   çevre köylerdeki tarım yapılması mümkün olmayan engebe-
                                                                       li arazilere fındık dikildi. Devletin kasasında para olmaması
                  Geçmişten günümüze dek Bezirgân’ın Kocaali ve ülkeye kat-  münasebetiyle çoğu zaman aksayan fide temin etme işlemini
                  kıları azımsanmayacak ölçüdedir. Verimli topraklarda daima   köylüler aralarında para toplayarak bizzat kendi imkânlarıyla

                  75  BOA, DH.EUM. 74/76/3.
                  76  BOA, DH.EUM. 74/76/8. Bu belgede, Bezirgânlı Uzun İsmail’in Karasu Müdürü Abdülkerim Efendi ve Jandarma Komutanı Bahadır Beyler hakkında
                  ortaya attığı çete kurduğu ve çetelerle işbirliği yaptığı iddiası son derece önemlidir. İddia üzerine Adapazarı Kaymakamlığı tarafından yapılan soruşturma-
                  da iddianın gerçek olmadığı ifade edilmiş olsa da Milli Mücadele döneminde İpsiz Recep ve çetesinin Karasu, Kocaali ve Akçaşehir’de oldukça aktif oldu-
                  ğu bilinmektedir. Hatta İpsiz Recep’in Karasu Nahiye Merkezi İncirli’yi basarak Nahiye Konağını ele geçirmesi sonucunda Karasu Müdürü ve Jandarma
                  Komutanı’nın ona direnç göstermeden nahiyeden ayrıldıkları hakkında güçlü deliller bulunmaktadır. Devlet otoritesinin büyük ölçüde ortadan kalktığı
                  böylesine karışık bir dönemde halkın ortaya attığı iddialara ve sonrasında yaşananlara dikkatli şekilde ve şüpheci yaklaşılmalıdır.
                  77  BOA, DH.İUM. 74/1-42/2.
                  78  BOA, DH.MKT. 2712/94.






           112    TARİHÎ VE K ÜLT ÜRE L MİR ASIY L A   K O CAAL İ
   109   110   111   112   113   114   115   116   117   118   119