Page 330 - Tarihi ve Kültürel Mirasıyla Kocaali E-Kitap
P. 330
Madende Yabancı İşçi Sayısı orman memurlarının burada yetersiz kalacağını beyan etti.
Artıyor (1900) Daha iyi bir koruma gerekiyordu. Memurlarla olacak iş değil-
di. Bunun üzerine 6 Temmuz 1900 tarihinde Çam Dağı’nda
bir jandarma karakolunun yerleştirilmesine karar verildi. Ka-
1900 yılında Karasu Madenleri A.Ş.’nin kurulması ile fab- rakol binası kısa sürede inşa edildi. Atlı birliklerden oluşan bir
rika ve barajın yapılması, çevre köylerde maden ocaklarının
açılması sayesinde madende çalışan işçi sayısında da her ge- jandarma bölüğü Çam Dağı karakoluna yerleştirildi. Bu bina-
437
çen gün artış yaşanıyordu. Yabancı hissedarların çoğalması nın temeli günümüzde Çam Dağı’nda hâlâ bulunmaktadır.
yabancı işçi sayısının artmasını da beraberinde getiriyordu.
Madenin Hudutları (1901)
Ordu, Giresun ve Trabzon’dan Rum maden işlerinin yanı sıra
yurt dışından da işçiler getiriliyordu. Vaziyet böyle olunca Günümüzde Maden Deresi olarak adlandırılan mekân, ma-
civarda Hıristiyan köyler kuruluyor, Gayrimüslim nüfus her den şirketinin ana merkeziydi. Burada maden cevherinin
geçen gün artıyordu. Osmanlı Orman ve Maadin Nezare- topraktan ayrıştırıldığı ve birtakım işlemlerden geçirildiği
ti’nin gerçekleştirdiği denetimlerde madende çalışan Hıristi- fabrika bulunuyordu. Fabrika içinde yurt dışından getirilen
yan işçilerin vergi vermedikleri belirlendi. Bu konu hakkında makinalar mevcuttu. Elektrik elde etmek, sel ve taşkınlardan
maden müdürü ve mühendisi, işçi sayısının çok olmadığını, korunmak için fabrikanın yukarısında büyük bir baraj inşa
işçilerin civardaki Hıristiyan köylerde kötü ortamlarda yaşa- edilmişti. Ayrıca hastane, bakkal ve baruthane de bulunu-
maya çalışıp çoğunun evsiz olduğunu, üstelik hazineye 10 bin yordu. Maden şirketi tarafından derelerin üzerine köprüler
kuruştan fazla bir menfaat sağlamayacağını bildirdi. Karasu inşa edilmiş, Karasu Deresi boyunca Kuyumculu ve Karasu
Nahiye Müdürü ise Kocaali bölgesine sürekli olarak yabancı Köyü’ne kadar yollar yapılmıştı.
işçi geldiğini, bunun kontrollü şekilde yapılması gerektiğini,
ecnebilerin sürekli olarak sorunlar çıkardığını, vergi verme- Çoğu Kocaali’de olmak üzere 13 farklı köyde maden şirke-
yenlerin icra edilmesi gerektiğini beyan etti. 436 tinin ocakları bulunuyordu. Buradan çıkarılan cevher, mer-
kezdeki fabrikaya getiriliyordu. Karasu Deresi ile Kurude-
Çam Dağı’na Karakol Kuruluyor re’nin birleştiği noktadan Kızılcık sapağına kadar olan bölge,
(1900) Kavlağanderesi’nin Karasu Deresi ile birleştiği nokta, Kirazlı
karyesinden Berber Tepesi’ne, Kütüklü Tarla’dan Değirmen
Çam Dağı’nda zengin simli kurşun, çinko ve demir madenle- Köprüsü’ne, Kaşbaşı’ndan Kestanepınarı’na, Çobanyatağı ve
rinin tespit edilmesi, fabrikanın, barajın yapılması ve şirketin Kabalak Deresi’nden Akboğaz Deresi’ne kadar olan bölgeyi
kurulmasıyla birlikte maden ocaklarının sayısı da artıyordu. kapsamaktaydı. İlerleyen yıllarda şirket; Çam Dağı, Sarıcalar,
Bütün bunlar odun ve kereste ihtiyacını da beraberinde ge- Yassıgeçit, Paralı, Yenidoğan, Yeşilköy, Çakmaklı, Karapelit,
tiriyordu. Çam Dağı yamaçlarında yeni köylerin kurulması, Subatağı gibi köylere kadar genişlemiştir. 438
nüfusun hızla artması ormanın tahrip edilmesine sebep olu-
yordu. Son yıllarda Balkanlar, Kafkaslar ve Doğu Karade- Dimitri Paskali’nin
niz’den gelen göçmenler ormanları tahrip ederek tarım arazisi Katli (1903)
elde etme yoluna gidiyorlardı. Maden şirketi ve ocaklarının da
ormandan temin edilen ağaçlara ihtiyacı vardı. Tahribatı ön- Maden Fabrikası yakınlarında bulunan İbrikdere mevkiinde
lemek için bölgeye iki orman koruma memuru gönderilmesi bakkalı bulunan Osmanlı tebaasından Dimitri Paskali bir
talep edildi. Fakat Orman ve Maadin Nezareti, Karasu ve Ko- gün ansızın ortadan kayboldu. Cesedi bakkalın bulunduğu
caali’nin merkeze uzak, mahrem bir bölgede bulunduğunu, konumdan birkaç yüz metre aşağıda dere içinde bulundu.
436 BOA, DH.MKT. 2436/84.
437 BOA, DH.MKT. 2502/124.
438 BOA,
328 TARİHÎ VE K ÜLT ÜRE L MİR ASIY L A K O CAAL İ